
Şu ekran, sabah dokuzdan beri şu altıncı sigara (paketteki son sigara),
Yanlış zamanda çalan şu müzik (“Walk in silence, don't walk away, in silence...” ), yerde nakavt olmuş oyuncak (Buzz Lightyear), bak yine işveyle “Hadi gel” diyen caddenin karşısındaki ağacın ince dalları,

pencereden sadece alt kısımları görünen ve galiba bugün hava güzel olacak yanılsaması yaratan bulut (hava durumu serin olacak diyor oysa), buradan görünmeyen atmosferin üst tabakaları, buradan görünmeyen Ay’daki kraterler, buradan görünmeyen Satürn’ün halkaları (buzdan oluşmuş, patenle kayılabilir yani) buradan görünmeyen Güneş’e yakın bir yer, buradan görünmeyen Samanyolu’nun dış çeperleri, buradan görünmeyen kara delikler (“Yut beni, em beni”),

yeni doğmuş yıldızlar, sönmekte olan yıldızlar (belki hayat vardı ve bitti), buradan çok net görülebilen evrenin tamamı (tamamından sonrası görünmüyor, öncesi de…)…

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder